Uyuşturucu maddeler, beyin işlevlerini ve tüm bedensel yapıları etkileyerek, zamanla organ sistemlerinde kalıcı değişikliklere yol açan, ruhsal ve davranışsal sorunlar oluşturan, yaşam için gerekli olmayan doğal ya da yapay sahte iyi oluş hali ortaya çıkaran maddelerdir.
Bağımlılık ise kişinin zarar görmesine rağmen madde kullanımına devam etmesi, kullandığı maddeyi uzun süre bırakamaması, sürekli madde arayışı içinde olması, kullandığı maddeyi giderek arttırması ile karakterize edilen bir tablodur.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1987 yılında uyuşturucu kullanılmayan sağlıklı bir toplum hedefine ulaşmak, uyuşturucu ile mücadele konusunda uluslararası alanda eylem ve iş birliğini güçlendirmek amacıyla 26 Haziran tarihini "Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü" olarak kabul etmiştir. Bu amaca yönelik farkındalık oluşturmak ve toplum bilincinin artırmak amacıyla dünyada olduğu gibi ülkemizde de 26 Haziran’da çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Yapılan etkinliklerde, sağlıklı yaşam davranışları ve uyuşturucu kullanımından korunmanın önemi vurgulanmakta ve uyuşturucu kullanımının zararlarına dikkat çekilmektedir.
Avrupa Uyuşturucu Raporu’na göre 2019 yılında ülkemizde 6.200 operasyonda 28 ton kenevir reçinesi ve 64.000 operasyonda 63 ton kubar esrar, 20 tonun üzerinde eroin ele geçirilmiştir. Ele geçirilen eroin miktarının 2019 yılında son on yıldaki en yüksek değere ulaştığı gözlenmiştir. Uyuşturucu maddeler içerisinde esrar, en yaygın kullanılan uyuşturucu olup kullanım yaygınlığı diğer maddelerin yaklaşık beş katıdır. Eroin ve diğer opioidlerin kullanımı nispeten nadir olmakla birlikte, bunlar enjeksiyon da dâhil olmak üzere daha zararlı kullanım biçimleriyle en sık ilişkilendirilen uyuşturucular olmaya devam etmektedir. Uyuşturucu kullanan insanlar arasında tek çeşit yerine çoklu uyuşturucu tüketimi daha yaygın görülmektedir. Bireysel kullanım alışkanlıkları ise deneme amaçlı tüketimden, sık ve bağımlı tüketime kadar değişmektedir. Uyarıcı kullanımının kapsamı ve en yaygın kullanılan uyarıcı türleri ülkeler arasında farklılık göstermekte ve uyarıcı enjeksiyonunda muhtemel bir artış yaşandığına dair kanıtlar artmaktadır. Tüm uyuşturucuların kullanımı, erkeklerde kadınlara göre daha fazla olup bu fark genelde daha yoğun ya da düzenli kullanım modellerinde daha belirgindir.
Madde bağımlılığının en önemli zararı “zehirlenme” olup bu durum acil müdahalelere rağmen ölümle sonuçlanabilmektedir. Bunun dışında konuşma ve hareket bozukluklarına, dikkat dağınıklığına, epilepsi (sara) nöbetlerine, duyu organlarını körelterek tat, koku, görme, işitme bozuklukları ve his kaybına, solunum sistemini baskılayarak nefes darlığı, öksürük, boğulma hissi ve daha ileri aşamada solunum felci yaparak ölüme, dolaşım sistemindeki zararları sonucu, çarpıntı, yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, kalp kası hastalıkları, inme sonucu felç ve dolaşım bozukluğu sonucu uzuvlarda kangrenlere, kan hücrelerinde değişiklikler yaparak kan kanserine, ciltte değişikliklere, yara iyileşmesinde gecikmeye, saç dökülmelerine, böbrek hastalıklarına, sürekli kullanımda cinsel işlevlerde azalma ve kısırlığa neden olmaktadır. Ortak şırınga kullanımı ve kontrolsüz cinsel ilişki deneyimleri nedeniyle sifiliz, tüberküloz, hepatit ve AIDS gibi bulaşıcı hastalıklara yakalanma riski büyük oranda artar. Ayrıca ruhsal bozukluklara da yol açar. Kişide sıkıntı, gerginlik, uyku bozuklukları, diğer depresif belirtiler, maddenin etkisi ile görülen hayaller ve şüphecilik görülebilir.
Ülkemizde önemli bir halk sağlığı sorunu olan madde bağımlılığı ile mücadele edebilmek için Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi ve Eğitim Merkezleri (AMATEM) ile psikiyatri klinikleri tarafından tedavi hizmeti verilmektedir. Hasta ve doktor işbirliğiyle yürütülen tedavi, 2-6 hafta sürmekte, hastanede yatarak arındırma ve bir yıl süre ile psiko-sosyal tedavi şeklinde gerçekleşmektedir. Ayrıca YEDAM tarafından da 12 yaş ve üzeri madde bağımlısı kişilere ücretsiz olarak ayaktan psiko-sosyal destek verilmektedir.
İlimizde madde bağımlılığı ya da tedavi süreci ile ilgili danışmanlık almak isteyen vatandaşlarımız Sağlık Müdürlüğümüze, Prof. Dr. A. İlhan ÖZDEMİR Devlet Hastanesinde bulunan Ayaktan Madde Bağımlılığı ve Arındırma Merkezimize, Sağlıklı Hayat Merkezlerimize başvurabilirler. Bununla birlikte Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan ALO 191 Uyuşturucu İle Mücadele Danışma ve Destek Hattı'nı sabit hatlardan ücretsiz olarak ve 7 gün 24 saat arayabilir, uyuşturucu ile ilgili danışma ve destek hizmetlerini doğrudan alabilirler. Her hastalıkta olduğu gibi erken tanı ve tedavi önemli olmakla birlikte uyuşturucunun zararlı etkilerinden korunmanın en iyi yolunun maddeyi kullanmaya hiç başlamamak olduğu unutulmamalıdır.